•16.10.09
Hacıbektaş
Kapadokya’ya giderken yol üzeri olunca Hacıbektaş'a uğramadan edemedik. Ortalık çok kalabalıktı. Meğer Aşık Mahsuni’nin ölüm yıldönümüymüş ve anma törenlerine denk gelmişiz. Varışımız öğle tatiline denk geldiği için, Atatürk’ün Ankara’ya giderken konakladığı ve şu anda Atatürk Evi müzesi olarak kullanılan evi sadece dışardan görebildik. Bizde Hacıbektaş Veli Türbesini ziyaret edip Çilehane’ye arabamızla çıktık. Burada Aşık Mahsuni’nin mezarı Hacıbektaş’a tepeden bakıyor. Ardından Deliklitaş’a giripte çıkmaya çalışanları seyretmeye koyuluyoruz ki Delikli taştan geçen kimselerin günahsız olduğuna inanan Alevi ve Bektaşiler, bu şekilde günahlarının olup olmadığını test ediyorlar. Zayıf veya şişman farkı gözetmeksizin Çilehaneye gelen her ziyaretçi mutlaka delikli taştan geçiyor. Bizim gittiğimizde de şişman bir bayan çıkmaya çalışıyordu . Çıkabildi mi bilmiyorum.Göl Restaurant
Kapadokya’ya giderken, KapadokyaWeb sitesinde gördüğüm Göl Restaurant’a uğramak istedik ama ters yönde kaldığı için dönüş yoluna bıraktık. Nitekim dönüşte Göl Restaurant tabelasını görür görmez sağa saptım. Sanıyordum ki hemen yol kıyısında. Meğer değilmiş(Netteki yazıyı iyi okumamışım demekki) Tabelaları takip ede ede sonunda Göl Restaurant’a ulaştık. KapadokyaWeb’te de yazdığı üzere çok eğlenceli tabelalardı ve onları okurken yol bitiverdi. Güleryüzlü bir garson karşıladı bizi. Tok olmamıza rağmen sırf orayı görebilmek için gelmiş olduğumuzu duyunca da, onca yolu geldiğimiz için bize teşekkür etti ve manzaralı bir masaya oturttu. Tazecik çaylarımızı içtikten sonra hesabı ödemek istediğimizde ‘Bir çayın lafımı olur’ deyip almadılar. Bir dahaki sefere yemek için tekrar gelme planları yaparak ayrıldık oradan. Meraklısına ayrıntılı resimler burada
1 yorum:
Yazilarla beraber guzel olmus Kapadokya seyahati. Ben de gezmek isterim.
Optum.
FB